15 Eylül 2010 Çarşamba

Soysuzlar Çetesi / Inglourious Basterds


(Bu eleştiri yazısı taslak halindedir, eklemeler sürecektir)


Tarantino ilginçlikleri, farklılıkları hemen filmin isminden itibaren başlıyor: Doğru bir yazımla Inglourious Bastards olması gereken isim, Inglourious Basterds'a dönüşmüş ve Tarantino bunun neden böyle olduğunu, bu bilinçli yazım hatasının ne anlama geldiğini açıklamıyor. Açıklarsam büyüsü bozulur diyor, haklı bir gerekçe; ama muhtemelen hiç bir manası yok; sonuç olarak Tarantino amacına ulaşıyor: Bizi ölesiye merak ettiriyor.
İlk izleyişimde, Tarantino'nun saygı duruşlarını farkettim: Sinema Tarihi, Diller, Milletler
Filmin bir çok kısmında, farklı diller konuşuluyor ve bu filmin gidişatı için çok önemli hale geliyor. Ve milletler: Amerikalılar, hırslı ve cesur ama plansız ve sarsak; Almanlar sistematik ve sakin ama duygusuz; Fransızlar ise kibar, kırılgan ve naifler.
Filmin bir çok sahnesinde sinema tarihi ve bu sanatın sosyal değeri vurgulanıyor.
Bu açık okumaları farkedemeyen izleyici için beklenenin altında aksiyon sahnesi barındıran film, bu açıdan şiddete meyyal bir ünlü posasına dönüşmüyor; güzelce işleyip güzelce bitiyor. Bitişin değeri ve etkisi tartışılır tabiidir ki; lakin ben çok kolaycı buldum, ve alaycı.
Oyunculuklara gelirsek, ki sabırsızlanıyorum, izleyen herkesin hem fikir olacağı gibi Nazi Albayı Hans Landa’yı canlandıran Christoph Waltz, tüm filmin şahıydı; fazlasıyla karikatür bir karakteri canlandıran Brad Pitt bile Christoph Waltz'un tozunu yuttu.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder